imanindereceleri
Hadis-i Şerif: İman yetmiş küsür derecedir. En üstünü "Lâ ilâhe illallah (Allah'tan başka ilah yoktur)" sözüdür en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır. Haya da imandandır. [Râvi: Sahih- Buhârî
İman
3]
Yetmiş küsür dereceyi tam olarak bilemediğim için sayamıyacağım. Ancak hadis-i şeriflerle ispat ederek birkaçını sıralamak isterim:
1. Lâ ilâhe illallah
"Allah'tan başka ilah yoktur" bu söz en üstün söz olup imanın en üstün derecesidir.
2. Rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmak
İnsanlara zarar verecek olan şeyleri insanların kullandıkları yollardan kaldırmak elbette imanın alametlerindendir.
3. Temizlik
Dinde temizliğin yeri çok önemlidir. İmanın alametlerinden olup yarısını kapsar.
Hadis-i Şerifler
Temizlik imanın yarısıdır. [Müslim]
Temizlenecek şeyleri iyice yıkayın temizleyin! Temizlik imana sevk eder
iman da sahibini Cennete götürür. [Taberânî]
Müslümanlık temizlik dinidir. Temiz olun! Cennete ancak temiz olanlar girer. [Deylemi]
4. Namaz
Dinde namazın yeri elbette tartışılmaz önem derecesine sahiptir. İbadetlerin en üstünüdür. Dinin direği Mü'minlerin miracıdır. Namazsız bir kimse
istediği kadar sadaka versin
istediği kadar iyilik yapsın boştur.
Hadis-i Şerifler
İman ile küfür arasındaki fark Namazı kılıp kılmamaktır. [Sünen-i Tirmizî]
Dinde namazın yeri vücutta başın yeri gibidir. [Taberânî
el-Mu’cemu’s-Sağîr
1/61]
5. Haya
Utanma duygusu hem güzeldir hemde tamamı hayırlıdır. Peygamber efendimizin tavsiyesidir. Bunun tersi olan hayasızlık ise
çok çirkin bir manevi hastalıktır.
Hadis-i Şerifler
Utanma duygusu (haya) güzeldir. Fakat kadınlarda olursa daha güzeldir. [Deylemi]
Allahü teâlâ hayayı ve örtünmeyi sever. Öyle ise yıkanırken avret yerinizi örtün. [Ebu Davud]
Hayânın hepsi hayırlıdır.
Edepsizlik ve çirkin söz girdiği şeyi çirkinleştirir. Hayâ ise girdiğin şeyi güzelleştirir.
Avret yerlerinizi örtün! Yalnız iken de Allahü teâlâdan haya edin! [Sünen-i Tirmizî]
6. Güzel Ahlâk
En üstün özelliklerden biri de güzel ahlaktır. Peygamber efendimizin bu konu hakkında müjdeleri de vardır.
Hadis-i Şerifler
Müslümanların iman yönünden en üstünü ahlâkı en güzel olanı
hanımına
en iyi
en lütufkâr davranandır. [Tirimizi]
İslâm güzel ahlâktır. [Kenzü’l-Ummâl
3/17
HadisNo: 5225]
Mîzâna ilk konan şey güzel ahlâktır.
Ahlâk güzelliği kişinin saâdetindendir.
Allah Teala İbrahim Peygambere şöyle buyurdu: Ey Halilim (Dostum)! Yalnız mü’minlere değil
kafirlere karşı da güzel ahlaklı ol ki
iyilerin girdiği yere (cennete) giresin. [Taberânî]
7. İyiliği emretmek
Sırf Allah(cc) için iyiliği emretmek iyiliği
doğruyu
adaleti yaymak
anlatmaktır. Bu bir nevi ilahi bir emirdir. Bir nevi ibadettir. Nitekim Allah(cc) için yapılan herşey ibadettir. Örneğin müslüman bir kimse
"Ya Rabbi! Senin rızan için
helal rızık kazanmak için
çoluk çocuğuma aileme helal yoldan alın terimle rızkımı kazanıp onları beslemek için
başkasına muhtaç olmayarak ihtiyaçlarımızı temin etmek için senin adınla işe gidiyorum. Ya Rabbi! bana ve bütün mü'minlere mağfiret et ve işlerimizde bizlere yardımcı ol
bize sıhhat ve afiyet ihsan eyle" diyerek işe giden bir kimse
her attığı adımından
yaptığı işe kadar
evine dönene kadar ibadette sayılır. Dolayısıyla çalışmak ibadet olur. Ancak burada çok önemli bir husus vardır. Allah'a olan kulluk borçları olan asıl ibadetler bırakılırsa çok yanlış bir yola girilmiş olur. Daha açık bir ifadeyle namaz kılmayıp devamlı kendini işe vermek ve "çalışmakda ibadettir" demek geçersiz bir hükümdür. Nedeniz ise en büyük ibadetin aksatılması suretiyle "çalışmak ibadettir" sözünün arkasına sığınmaktır. Aynı şekilde oruç tutmamak suretiyle
"iş
güç var çalışıyoruz
izin vermiyorlar
tutmaıyoruz
dayanamıyoruz
sonra kaza ederim" düşüncesiyle bahaneler bir yana "ama ben çalışıyorum
çalışmak da ibadettir" sözü ne kadar geçerli olabilir ki.
Sonuç olarak şu ortaya çıkar bir insan Allah'a olan kulluk borçlarını (namaz
oruç
zekat..) yerine getirdiği taktirde diğer yaptığı işleri
çalışmaları ibadet olur. Tersi olursa şeytanın tuzağında takılıp durur.
Hadis-i Şerifler
Müminin din kardeşi için arkasından yaptığı hayır dua kabul olur. Bir melek
Allah bu iyiliği sana da versin der. Meleğin duası reddedilmez. [İbni Ebi Şeybe]
Kişinin iyiliği kendini sevindirir kötülüğü de üzerse
işte o mü'mindir.
İyiliği emredip kötülükten sakındırman sadakadır. [Hadis'in tamamı için bakınız: Hadis No: 163]
8. Kötülüğü menetmek
Herhangi birisinde Allah'ın emrini çiğneyecek veya günah yasak vb. bir davranış
söz veya harekete rastlanıldığında o kişiyi uyarmaktır. Bu eliyle
diliyle ve kalben karşı koymak üzere üç şekilde olur.
Hadis-i Şerifler
Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse kalben karşı koysun
bu da imanın en zayıf derecesidir. [Müslim iman 78; ebu davud salat 248]
İyiliği emredip kötülükten sakındırman sadakadır. [Hadis'in tamamı için bakınız: Hadis No: 163]
9. İyilik yapmak
Bilindiği gibi iyilikler sevap kazandırır. Bu sevaplar ise Allah'ın rızasına götürür. Allah'ın rızası ise hepimizin arzusudur. İyilik kavramı çok geniş bir alanı kapsar. Birkaçını saymak gerekirse iman etmek ibadet etmek
yardım etmek
başkalarının zarar göreceği şeyleri engellemek
Allah'ın sev dediklerini sevmek
sevme dediklerini sevmemek
helal ve temiz olanlara yönelmek
tatlı sözler söylemek
anneye babaya akrabaya aileye komşulara işçilere dolayısıyla tüm çevreye iyilik etmek
çocukları sevindirmek
camilete mescidlere
ilim meclislerine
zikir meclislerine gitmek
oralarda bulunmak
Allah sohbeti etmek
Allah'ın yarattığı güzellikleri anlatmak
islamı anlatmak
islamı yaymak
hastaları ziyaret etmek
kabirleri ziyaret etmek
dua etmek
tesbih ve zikir etmek
verilen nimetlere şükretmek gibi çokça şeyler sayılabilir. Bunların hepsinde Allah(cc) rızası varsa muhakkak mükafatı fazlasıyla verilir. İyiliğe ek olarak maddi iyilikde vardır. Bunlar zekat başta farz olmak üzere
sadaka
fitre
borç
karşılıksız maddi yardımlar
karşılıksız maddi hizmetler gibi yine birçok sayılabilecek şeyler vardır.
Hadis-i Şerifler
Çocuğuna iyilik etmek için yardımcı olan babaya Allah rahmet etsin! [İ.Hibban]
Kim Kur’an-ı Kerim’den bir harf okursa onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben
elif lam mim bir harftir demiyorum. Elif bir harftir. Lam bir harftir
mim de bir harftir. [Sünen-i Tirmizî
Fezailü’l-Kur’an
16]
Nerede ve nasıl olursan ol Allah’dan kork. Kötülük işlersen
hemen arkasından iyilik yap ki
o kötülüğü silip süpürsün. insanlarla güzel geçin! [Sünen-i Tirmizî
Birr 55]
Sana her ne iyilik erişirse Allah'tandır. Sana her ne kötülük gelirse o da kendi kusurun sebebiyledir.
Şeytan askerlerinin en şiddetlisini ve en kuvvetlisini
malıyla iyilik yapanlar üzerine gönderir. [Mecmauzzevaid]
Anneye yapılan iyiliğin mükâfâtı iki mislidir.
10. Kötülükten kaçınmak
Kötülük elbetteki insan için pişmanlık verici eziyet vericidir. Allah(cc)'ın yasak kıldığı şeyleri yapmak onun rızasından uzaklaştırır. Dolayısıyla bizim istediğimiz Allah(cc) rızasına ulaşmak ise
kötülük yapmaktan kaçınmamız gerekir. Bu davranışımız Allah(cc)'ın rızasına yaklaşmamızı sağlayan bir davranış olacaktır. Fitne çıkararak insanların kafasını karıştırmak
doğru yoldan sapmalarını sağlamak
kendince hoş gördüğü kötü şeyleri başkalarına da yaptırmak ve tavsiye etmek ve genel tabiriyle günah işlemek elbette kötülüktür. Zaten kötülük işleyen günah kazanır. Günah ise
insan için hesabın görüleceği günde
amellerin tartılacağı günde zarar ve ziyan verici
alçaltıcı bir duygu ve ağır bir yüktür..
Hadis-i Şerifler
(İnsanı) helâk eden şu yedi şeyden kaçının: "Allah'a şirk koşmak sihir
Allah'ın haram kıldığı cana kıymak
faiz yemek
yetim malı yemek
savaştan kaçmak
suçsuz ve namuslu mü'min kadınlara iftirada bulunmak. [Sahih-i Müslim
İmân
144]
Fitneden kaçının! Çünkü o esnada dil (tesir bakımından) kılıç darbesi gibidir.
11. Kendisi için istediğini (mü'min) kardeşi için istemek
Allah'a dua ederken mağfiret ve af isterken
ibadetlerde samimiyet isterken kısacası iyilik isterken diğer mü'minler içinde aynısını istemek
kötülüklerden sakındığında diğer mü'minlerinde muhafazası için duada bulunmak. Kendisinin yiyemeyeceği
söyliyemeyeceği
yapmayacağı şeyleri başkalarına yapmamaktır.
YAZAR: Suat ERENLER